Her birimiz bir şeyler bekliyoruz. Çocuk doğar anneden sevgi, babadan şefkat bekler. Biraz büyür çevresinden ilgi bekler. Kardeşleri olur, kardeşlerinden kardeşlik bekler. Öğrenci olur, öğretmeninden 'aferin' bekler. Çalışır, patronundan 'hak'kını bekler. Vatandaşı olduğu ülkesinden adalet bekler. Sevgilisinden sevilmeyi bekler. Çocukları olur, çocuklarından saygı bekler. Dua eder, Var Eden'e 'kabul' bekler. Yola girer yolun bitimini bekler. Yoldaşı olur, yolun yoldaşından yoldaşlık bekler. Tohum eker, yeşermesini bekler. Geçmiş negatif, bugün negatif ise pozitif için yarını bekler. Her yaşamın bilinmez bir süresi olduğunu bilir, sürenin hitamını bekler. Beklemek... Beklemek... Beklemek... Hayat koşturmacasında hep bir şeyleri bekler buluyoruz kendimizi. Aslında beklemek; hayata tutunmamızı tetikliyor. Bir de beklemeyi eğlenceli hale getirip pozitif olarak, isteyerek yapabiliyorsak bu bekleyiş anın hamurunda yoğrulup insani yönümüzü geliştiriyor,değiştiriyo...